Porto gezi planımı yaparken aklıma hemen düşen şehir Braga olmuştu! 🙂 Braga ve Guimaraes’e oldum olası sempati duymuşumdur uzaktan. Galiba ben küçük ve kompakt şehirleri metropol ve kozmopolit olanlardan daha çok seviyorum. Braga, Porto’ya yaklaşık 60 dakikalık mesafede. Gitmesi gelmesi hiç zahmetli değil o yüzden siz siz olun bana bir söz verin ve Porto ziyaretiniz öncesinde Braga’yı da notlarınız arasına almayı unutmayın. 🙂 Haydi şimdi gelin sağanak yağmurun bana eşlik ettiği Braga deneyimlerimi sizlerle paylaşayım. 🙂
Braga Gezilecek Yerler
İçindekiler
Braga’ya nasıl giderim?
Porto Sao Bento tren istasyonundan Braga hızlı trenine binmeniz gerekiyor. Famalicao, Nine durağından geçiyor ve Braga durağında iniyorsunuz! Yolculuk 55 dakika sürüyor. Ben Porto’dan trene binmeden önce gidiş dönüş biletini aynı anda almıştım. Bilet açık olduğu için dilediğiniz saatte kullanabilirsiniz. Kişi başı tek yön gidiş 3,2 eur.
Porto-Braga arasında Campo 24 de Agosto otobüs durağından kalkan Rede Expressos isimli otobüs işletmesi de hizmet veriyor. Yolculuk yaklaşık 1 saat 10 dakika sürüyor. Kişi başı tek yön gidiş 6 eur. Bu duraktan kalkan birkaç otobüs firması var. Kalkış saatlerini inceleyip biletinizi online olarak bu siteden satın alabilirsiniz.
Braga’da neler yaparım?
Braga’ya ayak basmadan önce yaptığım mini araştırmada bu şehrin insanlarının dinlerine ve geleneklerine çok çok bağlı olduğunu ve buranın Portekiz’in en eski ve kutsal merkezlerinden biri olduğunu okumuştum. Hakikaten de öyle çünkü Braga’nın her köşesinde antik yapılar ve kiliseler var.
Bunları okuyunca şehrin yaş ortalamasının epey yüksek olacağını düşünmüştüm ama öyle olmadığını gözlerimle gördüm! Evet Braga’da çok fazla genç var çünkü şehirde büyük bir üniversite var. Hatta burası 2012 yılında Avrupa Gençlik Başkenti olmuş! 🙂 Trenden iner inmez yaşadığım bu tezatlık ve yağmur eşliğinde başladım Braga sokaklarında kaybolmaya. 🙂
Braga Katedrali
Trenden iner inmez sağnak yağmurun başlaması moralimi bozmadı ama ben bu konuda neden şanssızım diye hayatı sorgulattı bana hahaha. Ben yağmurda gezmek zorunda mıyım haziran günü yahu? 🙂 Kendime hemen ilk sokak satıcısından dandik bir şemsiye satın aldım. Yürüye yürüye Portekiz’in en eski katedrallerinden biri Braga Katedrali’ne geldim. Braga turunuza başlamanız gereken ilk nokta da burası olmalı çünkü katedral şehrin tam merkezinde. Meydanda birçok hediyelik eşya satan dükkan göreceksiniz. Braga’dan birkaç hatıra götüreyim yanımda diyorsanız onay veriyorum alışveriş yapabilirsiniz buradan. 🙂 Çünkü fiyatlar çok uçuk değil. Bu arada ışık da bulutlar yüzünden epey kötüydü ama yine de fena çıkmadı fotoğraflar ne dersiniz? 🙂
Bom Jesus do Monte
Bom Jesus kilisesinin namını çook çok okumuştum Braga’ya gitmeden önce. Burayı o kadar merak ediyordum ki heyecanımı anlatamam. Bom Jesus, Braga merkezden yürüyerek ulaşabileceğiniz bir noktada değil. Braga Liberdade otobüs durağından 83 numaralı otobüse binecek ve yaklaşık 10 dakika sonra Rio Mau durağında ineceksiniz. Bitmedi. Asıl olay buradan sonra başlıyor bence! 🙂 Performansınıza göre 10 ila 30 dakika arasında değişen bir tırmanış var önünüzde! 🙂
Çünkü Bom Jesus, Braga’nın en güzel tepelerinden birinde kurulu. Yürüdüm yürüdüm ve kilise merdivenlerinin dibine geldiğimde artık yağmurdan sırılsıklam olmuştum. 🙂 Kafamı kaldırıp gördüğüm bu manzara karşısında vıcık vıcık olmuş sandaletlerimin verdiği rahatsızlığı veya üşüyor olmamı bir anda unutmuştum! 🙂 Küçük dilimi yutacaktım. Şu manzaraya bakar mısınız nasıl etkileyici! Hemen montumu falan attım üzerimden ve poz verdim tabi. 🙂
Muhteşem merdivenler, muhteşem bahçeler, çeşit çeşit çiçekler, ağaçlar, çeşmeler, mağaralar, minik bir göl, ve tüm şehrin muhteşem panoramik manzarasını seyredebileceğiniz bir tepe! Başladım labirent merdivenlerden yukarı tırmanmaya. Tırmandıkça da karşıma her katta farklı farklı heykeller farklı farklı şapeller çıktı. Tepeye vardığımda 250 merdiven çıkmış, 116 metre katetmiş ve çok yorulmuştum ama değmişti. Tepeden Braga manzarası nefes kesiciydi! Videolarımda da tırmanış maceramı ve sonunda ulaştığım mağarayı görebilirsiniz! 🙂 Tam tepeye varır varmaz kilise çanları çalmaya başladı, ve güzel görüntüler ortaya çıktı.
Tepede yaklaşık yarım saat geçirdikten sonra artık geri dönüş yoluna girmeliydim ama o kadar merdiveni nasıl inecektim? 🙂 Çok şanslıydım çünkü Bom Jesus’a yürüyerek tırmanmak veya inmek istemeyenler için bir de mini finiküler hattı vardı burada. 1882 yılında yapılmış burası. İber yarımadasının da ilk finiküleriymiş aynı zamanda. Yolculuk çok çok kısa sürdü ve hoop 1 dakikada aşağıdaydım. Kişi başı tek yön 1,20 eur ödedim. İndiğim otobüs durağından aynı hat ile tekrar Braga şehir merkezine döndüm. Mutlu gezmeler! 🙂
Santa Barbara Bahçeleri
Braga’nın tarihi meydanlarını gezmiş, taaa Bom Jesus’a gitmiş, tırmanmış ve geri dönmüştüm ve evet yağmur tepemde yağmaya devam ediyordu! 🙂 Notlarıma baktım ve Santa Barbara bahçeleri’ni gördüm haritada. Olmaz görmeden Porto’ya geri dönemezdim elbet. Hadi bir avaz yürü dedim kendime hahahha. Braga Katedrali’nden 5 dakika yürüdüm ve Santa Barbara bahçelerine varmıştım. Burası Braga sakinlerinin de kafa dinlemek için geldiği sakin, bakımlı ve güzel peyzajlı bir bahçe. Adını da 17. Yüzyıla ait bir çeşmeden almış. Yağmur altında bir poz daha vermeliydim elbette. 🙂
Evet geri dönüş gelip çatmıştı. Bana sorarsanız Braga çok tatlı bir şehir. Gördüğüm için çok mutluyum. Seni özleyeceğim Braga! 🙂